Araştırmalar, kanser türlerinin çevresel faktörlerden kaynaklandığını gösteriyor Araştırmalar, günümüzde sık görülen kanser türlerinin çevresel faktörlerden de kaynaklandığını gösteriyor. Soluduğumuz havadan tarım ilaçlarına kadar birçok faktörün kansere neden olabileceği ortaya çıkmıştır. İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, ‘4 Şubat Dünya Kanser Günü’ nedeniyle kanser vakalarındaki artışın yaygın nedenlerine dikkat çekiyor. İşte açıklamaları: Virüslere Dikkat! Kanserin…
Araştırmalar, günümüzde sık görülen kanser türlerinin çevresel faktörlerden de kaynaklandığını gösteriyor. Soluduğumuz havadan tarım ilaçlarına kadar birçok faktörün kansere neden olabileceği ortaya çıkmıştır. İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, ‘4 Şubat Dünya Kanser Günü’ nedeniyle kanser vakalarındaki artışın yaygın nedenlerine dikkat çekiyor. İşte açıklamaları:
Kanserin nedeni sadece sigara veya genetik gibi bilinen nedenler değildir, virüsler de kansere neden olabilir. Bazı virüsler, hücredeki DNA genetik kodunu değiştirerek kansere yol açabilir. İnsan Papilloma Virüsü (HPV), Hepatit B Virüsü (HBV) ve Hepatit C Virüsü (HCV), HIV gibi virüs enfeksiyonları da kanseri tetikleyebilir. Mide mikrobu olarak bilinen Helicobacter Pylori de tedavi edilmezse zamanla kansere yol açabilir.
Çevresel ve mesleki olarak maruz kalınan kimyasalların ve gıda katkı maddelerinin vücuda etkisi tam olarak bilinmemektedir. Pestisitler (tarım ilaçları), gıda katkı maddeleri, plastikler, parfümler ve petrol atıkları gibi birçok kimyasal madde kanserojen etki gösterebilir. Ayrıca günlük yaşamda ve hastanelerde yapılan radyasyonlu tetkik-tedavi işlemleri de önemli bir kanser nedenidir.
Günlük hayatta birçok kimyasalla karşı karşıya kalıyoruz. Her sene yüzlerce yeni kimyasal madde kullanıma sunulmaktadır. Son 30 yılda birçok kimyasal madde kullanıma girmiştir. Bilinen nedenlerin yanı sıra hava kirliliği, tarım ilaçları, gıda katkı maddeleri, genetiği değiştirilmiş gıdalar, radyasyon ve virüs gibi faktörler kanserdeki artışın ana sebepleridir.
Kanser riskini azaltmak için organik besinler tercih edilmeli, katkı maddeli gıdalardan uzak durulmalıdır. Hamilelik öncesi ve süresince tarım kimyasallarına maruz kalmaktan kaçınılmalıdır. Cep telefonu kullanımı sınırlı olmalı, yatak odasında frekans yayıcı elektromanyetik cihazlar bulundurulmamalı veya uyurken kapatılmalıdır. Radyasyonlu tetkiklerden kaçınılmalı, plastiklerden, genetiği değiştirilmiş ürünlerden, gereksiz ilaç kullanımından ve aşırı deterjan ve kozmetik ürünlerden uzak durulmalıdır. Kansere yol açan virüslere karşı aşılar yaptırılmalı ve korunmalı cinsel ilişki önerilmektedir. Tarım kimyasalları içeren ürünlerden uzak durulmalıdır. Tarım ilaçlarıyla temas eden hayvanlardan elde edilen ürünler de kanserojen olabilir.
Modern tarım kimyasalları birçok üründe kanserojen kalıntılar bırakabilir. Avrupa Birliği ülkelerinde tüketilen sebze, meyve ve tahılların üçte birinde en az iki tarım kimyasalı kalıntısı bulunmuştur. Tarım ilaçları böcek, haşere, bit ve yabancı otlara karşı kullanılır. Sebze ve meyveler, buğday ve ekmek tarım kimyasalları içerebilir. Türkiye’de kullanılan tarım kimyasalı sayısı her yıl değişmekle beraber 350 civarındadır. Tarım ilaçlarının kullanımı bilinçsiz olduğunda ihraç edilen ürünlerde daha fazla kalıntı bulunabilir. Tarım ilaçlarıyla temas eden hayvan ürünleri de insanlara geçiş yapabilir. Bu nedenle tarım ilaçlarının kullanımı ciddi bir tehlikedir.
Kanserin nedenleri arasında çevresel faktörlerin önemi büyüktür. Kanser riskini azaltmak için çeşitli önlemler alınması gerekmektedir. Bilinçli tüketim ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları kanser vakalarında azalma sağlayabilir.
Reklam & İşbirliği: [email protected]